Ön diyabet genellikle bir belirtiye sahip değildir.İnsanlar ön diyabet'ten habersiz yıllarca yaşayabilir.Bu hastalarda vucudun insülüne karşı göstermiş olduğu direnç nedeniyle vucutda özellikler boynun arkasında koyu lekeler görülebilir.
Bu koyu lekeler bazen insanın boynunda koyu bir halka olarak kendini gösterebilir
12 Ekim 2010 Salı
Şeker Hastaliği Tedavisi
Şeker Hastalığının Tedavisinde öncelikli amaç kan şekeri seviyesini dengede tutmaktır.Tip 1 diyabet hastalğının tedavisi insülün egzersizleri ve diyabetik diyetle tedavi edilirken Tip 2 diyabet de ise öncelik kilonun kontrol altına alınmasıdır.
Eğer egzersiz ve diyabetik diyet başarısız olursa oral yolla tedavi edilmeye çalışılır buda başarısız olursa insüline başvurulur.
Kaynaklar
Ön Diyabet
Tam olarak şeker hastalığı ortaya çıkmadan önceki devredir.Bu dönemde kandaki glikoz seviyesi normalden yüksektir ama diyabet teşhisi koyacak kadar değil
Amerika da 57 milyon ön diyabet hastası olduğu tahmin ediliyor.Yapılan araştırmalar gösteriyor ki kalp ve dolaşım sisteminde uzun dönem etkisi ön diyabet devresinde başlıyor ,uzmanlar bu ayrıntıya dikkat çekerek bu tür rahatsızlıkların diyabet belirtisi olabileceği için doktorunuza baş vurmanızı tavsiye ediyor.
19 Eylül 2010 Pazar
Diyabet Ve Sağlık
Bize doktorların ve sağlık uzmanlarının sağlıklı kalmak için söylediği o kadar çok şey var ki günlük 30dk egzersiz,sağlıklı beslenme fakat günlük yaşamda bunlara vakit ayırmak o kadar da kolay değil.Peki Nereden Başlamalıyız.
Sağlığınız için ufak bir adım atmak,alışkanlıklarınızı birazcık olsun değiştirebilmek size diyabet tip2 hastalığından uzak bir yaşam sağlayabilir.Kilonuza dikkat etmek sağlıklı şeyler yemeğe özen göstermek bu küçük adımlardan birkaçı.
Etrafınızdaki insanlar size aşırı kilolu olduğunuzu söyleyebilir asıl olan sizin ne düşündüğünüzdür.Eğer sizde bunu kabul edip bu konu da bir şeyler yapmaya karar verirseniz doğru yoldasınız demektir.
Gerçekten değişmek istiyormusun ve bunu başarabilirmisin ?
Bu değişimleri hayata geçirmenizdeki en büyük engel sizsiniz .Uzmanların söylediğine göre bu nedenleri desteklemek için amaçlarınız olmalı ve inanmalısınız Başarı ise büyük adımların ardından değil küçük adımların arkasından gelir.
Sağlığınız için ufak bir adım atmak,alışkanlıklarınızı birazcık olsun değiştirebilmek size diyabet tip2 hastalığından uzak bir yaşam sağlayabilir.Kilonuza dikkat etmek sağlıklı şeyler yemeğe özen göstermek bu küçük adımlardan birkaçı.
Etrafınızdaki insanlar size aşırı kilolu olduğunuzu söyleyebilir asıl olan sizin ne düşündüğünüzdür.Eğer sizde bunu kabul edip bu konu da bir şeyler yapmaya karar verirseniz doğru yoldasınız demektir.
Gerçekten değişmek istiyormusun ve bunu başarabilirmisin ?
Bu değişimleri hayata geçirmenizdeki en büyük engel sizsiniz .Uzmanların söylediğine göre bu nedenleri desteklemek için amaçlarınız olmalı ve inanmalısınız Başarı ise büyük adımların ardından değil küçük adımların arkasından gelir.
18 Eylül 2010 Cumartesi
Şeker hastaları ve Egzersiz
Bildiğiniz gibi egzersiz yapmanın diyabetin tedavisinde önemli bir rol oynadığını biliyoruz.Düzenli egzersiz yaparak daha sağlıklı bir hayat ve yaşam kalitemiz artırabiliriz.
Düzenli egzersiz yapmak bildiğiniz gibi diyabetin önlenmesinde,diyabetik etkilerin kontrol altına alınmasında ve diğer etkilerin azaltılmasına,kan basıncını kontrol altına alma ile yüksek kolestrolü önlemede büyür bir etkisinin olduğunu biliyoruz
Şeker hastaları ise herhangi bir egzersiz programına başlamadan önce doktorlarına egzersiz programlarını kontrol ettirsinler.Egzersiz için günlük 30dk ayırmak şeker hastalarının sağlıkları için pozitif etki yaptığı uzmanlar tarafından kanıtlanmıştır.
Düzenli egzersiz yapmak bildiğiniz gibi diyabetin önlenmesinde,diyabetik etkilerin kontrol altına alınmasında ve diğer etkilerin azaltılmasına,kan basıncını kontrol altına alma ile yüksek kolestrolü önlemede büyür bir etkisinin olduğunu biliyoruz
Şeker hastaları ise herhangi bir egzersiz programına başlamadan önce doktorlarına egzersiz programlarını kontrol ettirsinler.Egzersiz için günlük 30dk ayırmak şeker hastalarının sağlıkları için pozitif etki yaptığı uzmanlar tarafından kanıtlanmıştır.
16 Eylül 2010 Perşembe
Diyabet ağız kuruluğuna neden olur mu?
Hastaların ağzında genellikle anormal metabolik olaylar görülür.Buda ağız kuruluğuna yol açabiir.Bu aşamada diş kontrollerinizi artırmanızı ve aile doktorunuza durumu bildirmeniz tavsiye edilir.
23 Ağustos 2010 Pazartesi
Okulda diyabet tehlikesi
Evde olduğu gibi çoçukların ve gençlerin okulda'da diyabetik ihtiyaçları olabilir.Asıl Konu ise okulda diyabet hakkında bilgili ve acil durum olduğunda müdahele edebilecek olan yetişkinler var mı?
Temel ihtiyaçlar aynı olmasına karşı her diyabet hastası farklı bir ihtiyaç duyabilir Bunun önüne geçmek içinde her öğrenciye ayrı ayrı planlar hazırlanmalıdır
Temel ihtiyaçlar aynı olmasına karşı her diyabet hastası farklı bir ihtiyaç duyabilir Bunun önüne geçmek içinde her öğrenciye ayrı ayrı planlar hazırlanmalıdır
Kurtuluş bu sebzelerde!
İngiltere’deki Leicester Üniversitesi’nden Patrice Carter ve ekibi yetişkinlerde sebze-meyve yemek ve tip 2 diyabet arasındaki ilişkiyi araştırmak üzere ABD, Çin ve Finlandiya’da 220 bin kişinin katıldığı 6 araştırmanın sonuçlarını incelendi.
Bilim adamları, günde birbuçuk porsiyon (yaklaşık 120 gram) daha fazla yeşil yapraklı sebzeler (lahana, ıspanak, marul, brokoli, vb) yemenin şeker hastalığına yakalanma riskini yüzde 14 azalttığı, hem meyve hem de sebze tüketiminin artırılmasının etkisinin ise önemsenmeyecek kadar az olduğunu belirledi.
İngiliz Tıp Dergisi’nde yayımlanan araştırmada, konunun tartışmaya açık olması nedeniyle başka araştırmaların da yapılması gerektiğini vurgulayan bilim adamları, bu sebzelerdeki antioksidan ve magnezyum miktarının bu etkiyi sağlayabileceğini belirtti.
"BAZI BİTKİLERİN ÖZ SUYU, ŞEKER HASTALIĞININ ETKİSİNİ AZALTABİLİR"
Çin’de, fareler üzerinde yapılan başka bir araştırma da bazı bitkilerin öz suyunda bulunan emodin maddesinin tip 2 diyabetin etkisini azaltabileceği görüldü.
İngiliz Farmakoloji Dergisi’nde yayımlanan araştırmada, bu maddenin "11-beta-HSD1" adı verilen, ensülin direncinde rol oynayan bir enzimi
engellediği belirtildi.
Bilim adamları şimdi benzer etkiyi sağlayabilen sentez ürünleri ve bunların tedavide kullanılabirliğini araştıracak.
milliyet.com.tr
www.gazuitiraf.com
Bilim adamları, günde birbuçuk porsiyon (yaklaşık 120 gram) daha fazla yeşil yapraklı sebzeler (lahana, ıspanak, marul, brokoli, vb) yemenin şeker hastalığına yakalanma riskini yüzde 14 azalttığı, hem meyve hem de sebze tüketiminin artırılmasının etkisinin ise önemsenmeyecek kadar az olduğunu belirledi.
İngiliz Tıp Dergisi’nde yayımlanan araştırmada, konunun tartışmaya açık olması nedeniyle başka araştırmaların da yapılması gerektiğini vurgulayan bilim adamları, bu sebzelerdeki antioksidan ve magnezyum miktarının bu etkiyi sağlayabileceğini belirtti.
"BAZI BİTKİLERİN ÖZ SUYU, ŞEKER HASTALIĞININ ETKİSİNİ AZALTABİLİR"
Çin’de, fareler üzerinde yapılan başka bir araştırma da bazı bitkilerin öz suyunda bulunan emodin maddesinin tip 2 diyabetin etkisini azaltabileceği görüldü.
İngiliz Farmakoloji Dergisi’nde yayımlanan araştırmada, bu maddenin "11-beta-HSD1" adı verilen, ensülin direncinde rol oynayan bir enzimi
engellediği belirtildi.
Bilim adamları şimdi benzer etkiyi sağlayabilen sentez ürünleri ve bunların tedavide kullanılabirliğini araştıracak.
milliyet.com.tr
www.gazuitiraf.com
19 Ağustos 2010 Perşembe
DİYABETE BAĞLI GÖRE KAYBINI ÖNLEYEBİLİRİZ
Diyabette göz sorunları nelerdir?
Diyabette göz sorunları gelip geçici görme bozukluklarından, çift görmeye, kalıcı görme kaybına kadar geniş bir yelpazede yer alır.
Gelip geçici görme bozuklukları kan şekerindeki dalgalanmalara bağlıdır. Gözün kırıcılığındaki bu değişiklikleri kişi gözlük numarasındaki değişiklikler olarak yaşar. Kan şekeri oldukça düzensiz giden bir hastada yoluna girdiğinde veya tam tersine düzenli giden bir hastada kan şeker ayarında ciddi bozulmalar olduğunda görülebilir. Hasta ya panik halindedir. Artık uzağı yakın gözlüğümle görebiliyorum, gözlüğüm yetmiyor gibi şikayetlerle gelir. Ya da mutludur, gözlüksüz görmeye başladım diye anlatır ve kişiye kan şekeri düzensiz gitmeye başladıysa bunun hiçte iyi bir haber olmadığını anlatmakta zorlanırız. Her iki halde de kan şekeri yoluna girip bir süre böyle seyrettikten sonra yeni gözlük reçetesi vermeyi her zaman tercih ederiz.
Diyabetlilerde katarakta da daha sık ve daha erken yaşlarda rastlıyoruz. Ancak hastanın görmesini etkileyecek başkaca bir göz sorunu yoksa son derece başarıyla gerçekleştirilen katarakt ameliyatı sonrasında hasta iyi bir görmeye sahip olmaktadır.
Diyabetli hastada en sık karşılaşılan göz sorunu tıp dilindeki adıyla “diyabetik retinopati”dir. Diyabetik retinopati günümüzde gelişmiş ülkelerde dahi 20-65 yaş grubunda önde gelen körlük nedenlerindendir.
Diyabetik retinopati nedir?
Diyabete bağlı olarak göz duvarının en içteki tabakası olan ve de görme hücrelerinin yeraldığı ağ tabakanın “retina” hasarıdır.
Diyabetik retinopatiyi tek başına bir göz hastalığı olarak düşünürsek hata yaparız. Diyabetik retinopati vücutta kanlanması olan hemen tüm organları etkileyen diyabetin gözdeki bulgusudur. Ağ tabakada küçük damarlardaki tıkanıklıklar ve damar duvarı geçirgenliğinin artması sonucu beslenme bozukluğu gelişir. Bu beslenme bozukluğunun ağırlığına ve yaygınlığına bağlı olarak hastanın görmesi de etkilenir.
Diyabetik retinopatide ağ tabakadaki kanamalar, sızıntılar ve diğer değişiklikler tek tek değil bir bütün olarak değerlendirilir ve evre ile ifade edilir. Diyabetik retinopati başlıca iki evreye ayrılır. Daha erken evre olan nonproliferatif diyabetik retinopati (NPDR) ve de daha ileri evre olan proliferatif diyabetik retinopati (PDR). Bunlar da kendi içlerinde sınıflandırılmaktadır.
HAFİFTEN AĞIRA DOĞRU NPDR GÖZ RESİMLERİ
Bu iki evre arasındaki en önemli fark nonproliferatif evrede kanamalar, sızıntılar göz duvarında ağ tabakanın içerisindedir. Ağ tabakanın beslenme bozukluğu daha da arttığında bunu kompanse etmek için anormal damar oluşumları yani proliferasyonlar gelişir, artık proliferatif diyabetik retinopati ortaya çıkmıştır. Değişiklikler sadece ağ tabaka içinde sınırlı değildir. Göz küresinin içine doğru uzanırlar. Bu anormal, yeni damarlar normal damar yapısında değildirler, dolayısıyla hem daha çok sızdırırlar hem de göz boşluğuna kanamaya meyillidirler.
Her iki evrede de ortaya çıkabilen sarı noktadaki (maküla) değişikliklere diyabetik makülopati adı verilir. Diyabetik makülopatide kendi içinde ağırlığına göre sınıflandırılır. Burada damarlardan sızıntı sonucu gelişen klinik olarak belirgin maküla ödemi henüz nonproliferatif diyabetik retinopati evresinde dahi görme bozukluğuna yol açar.
KLİNİK OLARAK BELİRGİN MAKULA ÖDEMİ RESİMLERİ
Diyabetik retinopati ne gibi şikayetlere yol açar?
Diyabetik retinopati en erken evrelerde hiçbir şikayete yolaçmaz. Hatta ileri evrelere kadar hastanın görme şikayeti olmayabilir veya görme kaybı yavaş yavaş ilerlediğinden kişi günlük yaşamını etkileyecek derecede görme bozukluğu gelişene kadar farkına varmayabilir.
Hastaların doktora başvuru şikayetleri genellikle görme bulanıklığı, ani görme kaybı, gözünün önünde uçuşmalardır. Bir şeyi çok net vurgulamamız lazım, görmeyi etkileyecek derecede diyabetik retinopati bugünden yarına gelişmez. Düzenli göz dibi takibi yaptırmayan hastalar doktora gözlerim çok iyiydi birdenbire görmem azaldı diye gelebiliyorlar. Halbuki o görme kaybı gelişmeden yıllar öncesinden göz muayeneleri yapılsa kendilerine gözdibinde diyabetik retinopati geliştiği söylenecektir. Zaten diyabetlilerde göz muayenesinin amacı hastanın şikayetleri ortaya çıkmadan diyabetik retinopatinin saptanması ve görmeyi tehdit edecek hale geldiğinde müdahale edilerek görme kaybının engellenmesidir. Fakat burada en az düzenli aralıklarla göz muayenesi kadar önemli olan hastada kan şekerinin düzenli gitmesi, kan basıncının normal sınırlarda seyretmesidir. Çünkü ağ tabakadaki damarlar vücuttaki damar sisteminin bir parçasıdırlar, dolayısıyla diyabetli bir kişide gözdeki bu bozukluğu tek başına bir göz hastalığı olarak düşünemeyiz.
Kimler diyabetik retinopati açısından risk altındadır?
Diyabetik retinopati ister tip 1 ister tip 2 diyabetli olsun her diyabetli de ortaya çıkabilir. Diyabetik süresi uzadıkça diyabetik retinopati görülme riski de artar. Diyabet süresi 15 yıl üzerinde olanların yaklaşık %75’inde, yani 4 hastadan 3’ünde diyabetik retinopati saptanır.
Diyabetik retinopati açısından diyabet süresinin yanı sıra glisemik kontrol, hipertansiyon, kan yağlarının yüksekliği, böbrek bozukluğunun (diyabetik nefropati) varlığı, gebelik diğer risk faktörlerindendir.
Diyabetik retinopati önlenebilir mi?
Diyabetik retinopatinin gelişiminin veya varlığında ilerlemesinin önlenmesi için uzun yıllardır araştırmalar sürdürülmektedir. Umut verici çalışmalar olsa da henüz bu amaçla kullanılabilecek kesin önleyici bir ilaç tedavisi yoktur. Ancak diyabetik retinopatiye bağlı görme kaybını erken tanı, düzenli takip ve de kan şekeri kontrolünün sağlanması ile önlemek mümkündür. Kan şekeri kontrolünün hem tip 1 diyabetli hem de tip 2 diyabetlilerde diyabetik retinopatinin gelişiminin geciktirilmesi ve erken evrelerde ilerlemesinin yavaşlatılmasında etkili olduğu uluslararası, çok merkezli büyük çaptaki çalışmalarla tartışmasız bir şekilde gösterilmiştir.
Diyabetli hastalarda göz muayenesi ne zaman ve hangi sıklıkta yapılmalıdır?
Diyabetik retinopati diyabetin uzun dönem organ hasarlarındandır. Gözdibinde ilk lezyonlar diyabet başlangıcından yaklaşık 5 yıl sonra görülmeye başlar. Ancak tip 2 diyabet sinsi başlangıçlı olduğundan hastada diyabet başlangıcı tanı konmasından yıllar öncesidir. Bu nedenle tip 2 diyabetli hastalarda tanı konduğunda ilk göz muayenesinin yapılması gerekmektedir. Çeşitli çalışmalarda değişse de, yeni tanı konan tip 2 diyabetli hastaların %20’sinde diyabetik retinopati saptanabilmektedir.
Tip 1 diyabet ise özellikle çocukluk çağında gürültülü başlar, dolayısıyla sıklıkla diyabet tanısı da hastalık yeni başladığında konulmaktadır. Bu nedenle tip 1 diyabetlilerde ilk göz muayenesinin zamanlaması ile ilgili olarak farklı görüşler vardır. Genel olarak, 10 yaşın üstündekilerde tanı konduğundan itibaren ilk 5 yıl içerisinde ilk göz muayenesinin yapılması önerilmektedir.
Hastanın hiçbir şikayeti yoksa da yılda bir kez gözdibi muayenesi tekrarlanmalıdır. Diyabetik retinopati saptananlarda ya da gebelik gibi özel durumlarda takip aralığı daha kısadır.
Gözdibi muayenesinde ışık kaynağı ve özel lenslerle küre şeklindeki gözün iç duvarı, yani ağ tabaka incelenir. Gözbebeği ışıkta ufaldığından hastanın gözüne gözbebeğini genişletici bir damla damlatılarak gözdibinde daha geniş bir alanın incelenmesi sağlanır. Gerektiğinde ek testler uygulanır.
Diyabetik retinopatinin tedavisi nasıl yapılır?
Diyabetik retinopatide ortaya çıkmış damar bozukluklarını iyileştirmeye yönelik ilaç tedavisi henüz mümkün değildir. Ancak gözdibinde ağ tabakasının keskin görmemizi sağlayan maküla-sarı nokta bölgesinde görmeyi tehdit edecek derecede sıvı birikiminde damarlardan sızıntıyı ve buradaki sıvıyı azaltmak veya ağ tabakada anormal damarlar geliştiğinde bu damarların gerilemesini sağlamak amacıyla laser tedavisi yapılmaktadır.
Proliferatif diyabetik retinopatinin daha geç evrelerinde göz boşluğuna kanama olupta geri çekilmediğinde veya bağ dokusu gelişip ağ tabaka üzerinde çekintiler yapması gibi durumlarda ise bunları temizlemek için vitrektomi ameliyatı uygulanmaktadır.
Ayrıca son yıllarda göziçine enjekte edilebilen anormal damarların gelişimini ve sızıntıları baskılayıcı ilaçlarla ile ilgili çalışmalar sürdürülmektedir.
SONUÇ OLARAK, diyabetik retinopati önlenemese de diyabetik retinopatiye bağlı görme kaybı erken tanı, zamanında müdahale ile önlenebilir.
Diyabette göz sorunları gelip geçici görme bozukluklarından, çift görmeye, kalıcı görme kaybına kadar geniş bir yelpazede yer alır.
Gelip geçici görme bozuklukları kan şekerindeki dalgalanmalara bağlıdır. Gözün kırıcılığındaki bu değişiklikleri kişi gözlük numarasındaki değişiklikler olarak yaşar. Kan şekeri oldukça düzensiz giden bir hastada yoluna girdiğinde veya tam tersine düzenli giden bir hastada kan şeker ayarında ciddi bozulmalar olduğunda görülebilir. Hasta ya panik halindedir. Artık uzağı yakın gözlüğümle görebiliyorum, gözlüğüm yetmiyor gibi şikayetlerle gelir. Ya da mutludur, gözlüksüz görmeye başladım diye anlatır ve kişiye kan şekeri düzensiz gitmeye başladıysa bunun hiçte iyi bir haber olmadığını anlatmakta zorlanırız. Her iki halde de kan şekeri yoluna girip bir süre böyle seyrettikten sonra yeni gözlük reçetesi vermeyi her zaman tercih ederiz.
Diyabetlilerde katarakta da daha sık ve daha erken yaşlarda rastlıyoruz. Ancak hastanın görmesini etkileyecek başkaca bir göz sorunu yoksa son derece başarıyla gerçekleştirilen katarakt ameliyatı sonrasında hasta iyi bir görmeye sahip olmaktadır.
Diyabetli hastada en sık karşılaşılan göz sorunu tıp dilindeki adıyla “diyabetik retinopati”dir. Diyabetik retinopati günümüzde gelişmiş ülkelerde dahi 20-65 yaş grubunda önde gelen körlük nedenlerindendir.
Diyabetik retinopati nedir?
Diyabete bağlı olarak göz duvarının en içteki tabakası olan ve de görme hücrelerinin yeraldığı ağ tabakanın “retina” hasarıdır.
Diyabetik retinopatiyi tek başına bir göz hastalığı olarak düşünürsek hata yaparız. Diyabetik retinopati vücutta kanlanması olan hemen tüm organları etkileyen diyabetin gözdeki bulgusudur. Ağ tabakada küçük damarlardaki tıkanıklıklar ve damar duvarı geçirgenliğinin artması sonucu beslenme bozukluğu gelişir. Bu beslenme bozukluğunun ağırlığına ve yaygınlığına bağlı olarak hastanın görmesi de etkilenir.
Diyabetik retinopatide ağ tabakadaki kanamalar, sızıntılar ve diğer değişiklikler tek tek değil bir bütün olarak değerlendirilir ve evre ile ifade edilir. Diyabetik retinopati başlıca iki evreye ayrılır. Daha erken evre olan nonproliferatif diyabetik retinopati (NPDR) ve de daha ileri evre olan proliferatif diyabetik retinopati (PDR). Bunlar da kendi içlerinde sınıflandırılmaktadır.
HAFİFTEN AĞIRA DOĞRU NPDR GÖZ RESİMLERİ
Bu iki evre arasındaki en önemli fark nonproliferatif evrede kanamalar, sızıntılar göz duvarında ağ tabakanın içerisindedir. Ağ tabakanın beslenme bozukluğu daha da arttığında bunu kompanse etmek için anormal damar oluşumları yani proliferasyonlar gelişir, artık proliferatif diyabetik retinopati ortaya çıkmıştır. Değişiklikler sadece ağ tabaka içinde sınırlı değildir. Göz küresinin içine doğru uzanırlar. Bu anormal, yeni damarlar normal damar yapısında değildirler, dolayısıyla hem daha çok sızdırırlar hem de göz boşluğuna kanamaya meyillidirler.
Her iki evrede de ortaya çıkabilen sarı noktadaki (maküla) değişikliklere diyabetik makülopati adı verilir. Diyabetik makülopatide kendi içinde ağırlığına göre sınıflandırılır. Burada damarlardan sızıntı sonucu gelişen klinik olarak belirgin maküla ödemi henüz nonproliferatif diyabetik retinopati evresinde dahi görme bozukluğuna yol açar.
KLİNİK OLARAK BELİRGİN MAKULA ÖDEMİ RESİMLERİ
Diyabetik retinopati ne gibi şikayetlere yol açar?
Diyabetik retinopati en erken evrelerde hiçbir şikayete yolaçmaz. Hatta ileri evrelere kadar hastanın görme şikayeti olmayabilir veya görme kaybı yavaş yavaş ilerlediğinden kişi günlük yaşamını etkileyecek derecede görme bozukluğu gelişene kadar farkına varmayabilir.
Hastaların doktora başvuru şikayetleri genellikle görme bulanıklığı, ani görme kaybı, gözünün önünde uçuşmalardır. Bir şeyi çok net vurgulamamız lazım, görmeyi etkileyecek derecede diyabetik retinopati bugünden yarına gelişmez. Düzenli göz dibi takibi yaptırmayan hastalar doktora gözlerim çok iyiydi birdenbire görmem azaldı diye gelebiliyorlar. Halbuki o görme kaybı gelişmeden yıllar öncesinden göz muayeneleri yapılsa kendilerine gözdibinde diyabetik retinopati geliştiği söylenecektir. Zaten diyabetlilerde göz muayenesinin amacı hastanın şikayetleri ortaya çıkmadan diyabetik retinopatinin saptanması ve görmeyi tehdit edecek hale geldiğinde müdahale edilerek görme kaybının engellenmesidir. Fakat burada en az düzenli aralıklarla göz muayenesi kadar önemli olan hastada kan şekerinin düzenli gitmesi, kan basıncının normal sınırlarda seyretmesidir. Çünkü ağ tabakadaki damarlar vücuttaki damar sisteminin bir parçasıdırlar, dolayısıyla diyabetli bir kişide gözdeki bu bozukluğu tek başına bir göz hastalığı olarak düşünemeyiz.
Kimler diyabetik retinopati açısından risk altındadır?
Diyabetik retinopati ister tip 1 ister tip 2 diyabetli olsun her diyabetli de ortaya çıkabilir. Diyabetik süresi uzadıkça diyabetik retinopati görülme riski de artar. Diyabet süresi 15 yıl üzerinde olanların yaklaşık %75’inde, yani 4 hastadan 3’ünde diyabetik retinopati saptanır.
Diyabetik retinopati açısından diyabet süresinin yanı sıra glisemik kontrol, hipertansiyon, kan yağlarının yüksekliği, böbrek bozukluğunun (diyabetik nefropati) varlığı, gebelik diğer risk faktörlerindendir.
Diyabetik retinopati önlenebilir mi?
Diyabetik retinopatinin gelişiminin veya varlığında ilerlemesinin önlenmesi için uzun yıllardır araştırmalar sürdürülmektedir. Umut verici çalışmalar olsa da henüz bu amaçla kullanılabilecek kesin önleyici bir ilaç tedavisi yoktur. Ancak diyabetik retinopatiye bağlı görme kaybını erken tanı, düzenli takip ve de kan şekeri kontrolünün sağlanması ile önlemek mümkündür. Kan şekeri kontrolünün hem tip 1 diyabetli hem de tip 2 diyabetlilerde diyabetik retinopatinin gelişiminin geciktirilmesi ve erken evrelerde ilerlemesinin yavaşlatılmasında etkili olduğu uluslararası, çok merkezli büyük çaptaki çalışmalarla tartışmasız bir şekilde gösterilmiştir.
Diyabetli hastalarda göz muayenesi ne zaman ve hangi sıklıkta yapılmalıdır?
Diyabetik retinopati diyabetin uzun dönem organ hasarlarındandır. Gözdibinde ilk lezyonlar diyabet başlangıcından yaklaşık 5 yıl sonra görülmeye başlar. Ancak tip 2 diyabet sinsi başlangıçlı olduğundan hastada diyabet başlangıcı tanı konmasından yıllar öncesidir. Bu nedenle tip 2 diyabetli hastalarda tanı konduğunda ilk göz muayenesinin yapılması gerekmektedir. Çeşitli çalışmalarda değişse de, yeni tanı konan tip 2 diyabetli hastaların %20’sinde diyabetik retinopati saptanabilmektedir.
Tip 1 diyabet ise özellikle çocukluk çağında gürültülü başlar, dolayısıyla sıklıkla diyabet tanısı da hastalık yeni başladığında konulmaktadır. Bu nedenle tip 1 diyabetlilerde ilk göz muayenesinin zamanlaması ile ilgili olarak farklı görüşler vardır. Genel olarak, 10 yaşın üstündekilerde tanı konduğundan itibaren ilk 5 yıl içerisinde ilk göz muayenesinin yapılması önerilmektedir.
Hastanın hiçbir şikayeti yoksa da yılda bir kez gözdibi muayenesi tekrarlanmalıdır. Diyabetik retinopati saptananlarda ya da gebelik gibi özel durumlarda takip aralığı daha kısadır.
Gözdibi muayenesinde ışık kaynağı ve özel lenslerle küre şeklindeki gözün iç duvarı, yani ağ tabaka incelenir. Gözbebeği ışıkta ufaldığından hastanın gözüne gözbebeğini genişletici bir damla damlatılarak gözdibinde daha geniş bir alanın incelenmesi sağlanır. Gerektiğinde ek testler uygulanır.
Diyabetik retinopatinin tedavisi nasıl yapılır?
Diyabetik retinopatide ortaya çıkmış damar bozukluklarını iyileştirmeye yönelik ilaç tedavisi henüz mümkün değildir. Ancak gözdibinde ağ tabakasının keskin görmemizi sağlayan maküla-sarı nokta bölgesinde görmeyi tehdit edecek derecede sıvı birikiminde damarlardan sızıntıyı ve buradaki sıvıyı azaltmak veya ağ tabakada anormal damarlar geliştiğinde bu damarların gerilemesini sağlamak amacıyla laser tedavisi yapılmaktadır.
Proliferatif diyabetik retinopatinin daha geç evrelerinde göz boşluğuna kanama olupta geri çekilmediğinde veya bağ dokusu gelişip ağ tabaka üzerinde çekintiler yapması gibi durumlarda ise bunları temizlemek için vitrektomi ameliyatı uygulanmaktadır.
Ayrıca son yıllarda göziçine enjekte edilebilen anormal damarların gelişimini ve sızıntıları baskılayıcı ilaçlarla ile ilgili çalışmalar sürdürülmektedir.
SONUÇ OLARAK, diyabetik retinopati önlenemese de diyabetik retinopatiye bağlı görme kaybı erken tanı, zamanında müdahale ile önlenebilir.
Diyabetin Komplikasyonları
Kan şekeri kontrolünün sağlanamaması, kısa veya uzun dönemde sağlık sorunları oluşturur. Diyabet küçük ve büyük damarlarla birlikte sinirlerin de hasar görmesine neden olabilir. Diyabetin neden olduğu bu hasarlar komplikasyon olarak tanımlanır. Diyabetin akut ve kronik komplikasyonları hem Tip 1 hem de Tip 2 diyabetli bireylerde görülebilir.
www.gazuitiraf.com
www.gazuitiraf.com
6 Temmuz 2010 Salı
Ayaklar Diyabeti Ele Verebilir
Son araştırmalar gösteriyorki ayaklarda ve bacaklarda görülen rahatsızlıklar diyabet hastalarında daha çok görülüyor.Yetersiz kan dolaşımı ve diyabe 2 sepep olduğu sinirsel hasarlar, iyileşmesi güz olan yaraların oluşmasına neden oluyor
Diyabetik nedenden dolayı ayaklarda görülen bu tip rahatsızlıklar özellikle bazı etnik gruplarda kendini gösteriyor
Ayrıca araştırma gösteriyorki böbrek hastalıklarının ve diyabet 2 nin diğer belirtileri ile ayak rahatsızlıkların ilişkili olduğunu gösterdi
Diyabetik nedenden dolayı ayaklarda görülen bu tip rahatsızlıklar özellikle bazı etnik gruplarda kendini gösteriyor
Ayrıca araştırma gösteriyorki böbrek hastalıklarının ve diyabet 2 nin diğer belirtileri ile ayak rahatsızlıkların ilişkili olduğunu gösterdi
2 Haziran 2010 Çarşamba
Obezitenin etkileri 40 yaşına kadar görülmeyebilir !
Obezitenin tip 2 diyabet ve çeşitli kalp hastalıklarıyla olan ilişkisinin bilinmesine rağmen son yapılan araştırmalar obezitenin 40 yaşına kadar bir etki göstermediği yönünde
Araştırma New york times da yayınlandı.
Araştırma New york times da yayınlandı.
31 Mayıs 2010 Pazartesi
Kepek kalp hastalıklarını azaltıyor

Harward üniversitesinden yapılan araştırmaya göre kepekle beslenen tip 2 diyabet kadın hastalarda kalp hastalıklarına yakalanma riskinin düştüğü görüldü
Yaklaşık olarak 26 yıldır tip 2 diyabet hastası olan 7.822 kadın da yapılan araştırmaya göre düzenli olarak kepek tüketen hastalarda kalp hastalıklarına bağlı ölüm görülme olasılığı yüzde 35 daha düşük ayrıca diğer.Araştırma boyunca 852 hasta yaşamını yitirdi bunların 295 tanesi çeşitli kalp rahatsızlıklarında yaşamlarını kaybettiler.
Diyabetik sinir ağrıları akşamları artabilir

Araştırmacılar 647 diyabet 2 hastasından çevresel sinir ağrılarını en çok ne zaman yaşadıklarını ve hangi noktalarda gördüklerini not etmeleri istediler.
Araştırmanın sonucu gösterdiki;hastalar en çok ağrıyı akşam 8 ilen 11 arası çektiklerini gösterdi.Diyabet 2 hastalarının çevresel sinir ağrılarına bağlı olarak başlarında sızlama veya ellerinde ve ayaklarında uyuşukluk hissedebiliyorlar
Araştırmacılar henüz deney aşamasında olan bu kanın tam olarak kanıtlanamdığını da eklediler
Televizyon izlemek ömrünüzü kısalta bilir!
Fiziksel olarak aktif bir yaşama sahip olmak süphesiz sağlımız açısında önemli
düzenli olarak egzersiz yapmayanlarda ise çeşitli kalp hastlıkları medikal rahatsızlıklar ve tabiki diyabet 2 hastalığı görülebilme riski artırıyor
İnsanlarımızın büyük bir bölümü televizyon başında oturarak hem vakit harçıyor hemde hareketsizliğin getirdiği çeşitli rahatsızlıklar uğraşıyor.Burdan bir genelleme yaparsak televizyon izlemek insanın ömrünü kısalttığını söyleyebiliriz
Hafifce dürtün ! Arkadaşınızın diyabet riskini azaltın
Diyabetle ilgili araştırmalara her gün bir yenisi ekleniyor.Üşengeç Arkadaşlarınızı fiziksel aktive yapmaları için hafif gaza getirmek sağlıkları açısından güzel sonuçlar doğurabilir
toplumumuzun yarısından fazla bir kısmının egzersiz yapmadığı bir gerçek ,günde sadece 30 dakika egzersiz yaparak diyabet gibi hastalıklara yakalanma riskini düşürebiliriz
Genelikle insanların yüzde 40 grup halinde egzersiz yapmayı tercih ediyor.Arkadaşlarınız ilen bir araya gelip daha iyi motive ola bilirsiniz 119 katılımcı arasında yapılan bu araştırmaya göre deneklerin bir süre sonra egzersiz sürelerini kendi istekleriyle arttırdıkları görüldü.
toplumumuzun yarısından fazla bir kısmının egzersiz yapmadığı bir gerçek ,günde sadece 30 dakika egzersiz yaparak diyabet gibi hastalıklara yakalanma riskini düşürebiliriz
Genelikle insanların yüzde 40 grup halinde egzersiz yapmayı tercih ediyor.Arkadaşlarınız ilen bir araya gelip daha iyi motive ola bilirsiniz 119 katılımcı arasında yapılan bu araştırmaya göre deneklerin bir süre sonra egzersiz sürelerini kendi istekleriyle arttırdıkları görüldü.
Diyabet 2 ve Aile Tarihi arasındaki ilişki
Diabetologia da yapılan bir araştırmaya göre,ailesinde genetik yatkınlık olmadan bir diabet hastası varsa bu kişilerin aşırı kilolu olma riski daha yüksek
Ailesinden diyabet 2 hastası olmayan 41 erkek ve kadın katılımcıya hergün ihtiyaç fazlası 1250 kalori verildi.Tüm katılımcılar 4 hafta sonunda kilo aldı ve hepsinde insülün direnci gözlemlendi.
ailesinde diyabet 2 hastası olanlar ise yaklaşık olarak 3.5 kilo ailesinde diyabet 2 hastası olmayan katılımcılar ise yaklaşık olarak 2 kilo aldılar araştırmalar ise insanın yaşam stilinin ve yediklerinin diyabet 2 riskini artırabileceğini gösteriyor
Ailesinden diyabet 2 hastası olmayan 41 erkek ve kadın katılımcıya hergün ihtiyaç fazlası 1250 kalori verildi.Tüm katılımcılar 4 hafta sonunda kilo aldı ve hepsinde insülün direnci gözlemlendi.
ailesinde diyabet 2 hastası olanlar ise yaklaşık olarak 3.5 kilo ailesinde diyabet 2 hastası olmayan katılımcılar ise yaklaşık olarak 2 kilo aldılar araştırmalar ise insanın yaşam stilinin ve yediklerinin diyabet 2 riskini artırabileceğini gösteriyor
12 Nisan 2010 Pazartesi
Kilolu bebeklerde risk

Obeziteyi engelleme adına gayretler özellikle okul çağındaki çoçuklar ve gençlere yönelik oluyor
araştırmalar bebeklik çağında diyabetin önlenebileceğini gösteriyor.
istatistiklere bakacak olursak 2 yaş altı her 10 çoçuktan 1 tanesi kilolu. 1980 yılında Yaşları 2 ile 5 arasında olan çoçukarın %5 obez,2006 yılında ise bu oran %12.4 olduğu görülüyor dolayısı ile diyabet riskide şişmanlığa bağlı olarak artığını söyliyebiliriz.
Bir sağlık enstitüsi çoçuklukda obeziteyi önlemek için yaptığı araştırmalarda, çoçukların uykularına,beslenmelerini ve fiziksel aktivitelerine bakarak obezitenin gebelik diyabetle bağlantılı olduğunu ortaya çıkardı
Annede diyabet 2 hastalığı ortaya çıktıktan sonra doğan çoçuklarda vucut-kas oranı yüksek oluyor ve bu çoçuklar diyabet hastalığına yakalanmakta 4 kat daha fazla risk taşıyorlar.
4 Nisan 2010 Pazar
Günde 60 dakika egzersiz yapın!

Kadınların kilolarını kontrol altında tutmak için günde 60 dakika öneriliyor.Yeni yapılan araştırmalar gösterdiki:
uzmanların önerdiği 30 dakikalık egzersiz bildiğiniz gibi çoğu hastalığın gelişmesini önlüyordu.Şimdi ise yaşa bağlı kilo artımını engellemek ve kontrol altında tutmak için
uzmanlar yeni hedefi 60 dakikaya çıkardı.
1992 yılından 2007 ye kadar takip edilen ve yaş ortalaması 54 olan 34 000 sağlıklı kadında yapılan araştırmaya göre kadınlardan 3 yıllık periyodlarda halinde diyetleri ve yaptıkları egzersizler hakkında sorular soruldu.
uzmanlar ise kadınların 13 yıllık egzersizlerini ve 3 yıllık kilo değişimlerini gözlemledi.ortalama olarak ise kilolarında 2.5 kiloluk bir artış gözlemlendi
Günlük 60 dakika egzersiz yapan kadınlarda ise kilolarında herhan bir artış gözlenmedi.
23 Mart 2010 Salı
Çoçuklarda obezite yükselişte
Pediatrik klinikteki hekimler, çoçuklarda obezitenin görülme sıklığının artığını ve buna bağlı çoçukların diyabet 2 yakalanma riskini arttığını söylüyor.
araştırmalar gösteriyorki, yaygın olarak etrafta bir çok genç obezite hastası var.Uzmanlar ailelere şu tavsiyelerde bulunuyor.
Daha çok sebze türü yemekler tüketin
Bol bol su tüketin
Yemek yerken televizyon kapalı olsun
Çoçuklarınızı sosyal aktivitelere yönlendirin
araştırmalar gösteriyorki, yaygın olarak etrafta bir çok genç obezite hastası var.Uzmanlar ailelere şu tavsiyelerde bulunuyor.
Daha çok sebze türü yemekler tüketin
Bol bol su tüketin
Yemek yerken televizyon kapalı olsun
Çoçuklarınızı sosyal aktivitelere yönlendirin
19 Mart 2010 Cuma
Gebelik diyabeti nedir

Daha önce diyabet hastası olmayan ve kanında yüksek oranda şeker içeren bayanlar genellikle hamilelik sıransında gebelik diyabeti olabilirler.Nerdeyse hamile kadınların %4 gebelik diyabeti hastasıdır.
Gebelik diyanetine neyin sepep olduğu bilinmesede,gene elimizde bazı belirtiler var.Plesanta bildiğiniz gibi bebeğin anne karnındayken büyüyüp gelişmesine yardım eden bazı hormonlar salgılar ama bu hormonlardan bazıları annenin vücundaki insülün ile ilgili aktiveleride bloklayabilir
bu durumda ortaya insülün dirençi dediğimiz hastalık çıkar.anne bu zamanlarda normalden 3 kat daha fazla insüline ihtiyaç duyar.
Gebelik diyabeti genellikle Anne insülin üretemediği yada tüm insülini hamilelik için kullandığı zaman başlar.Yetersiz insülin nedeniyle glukoz kanı terk edemez ve enerjiye dönüştürülür.Glukoz seviyesi kanda yükselir.
Gebelik Diyabet nasıl bebeğe etki eder
gebelik diyabet anneyi geç kalınan hamileliklerde etkileyebilir.Bebeğin vücudu şekillendikten ve büyümeye başladıktan sonra etki etmeyebilir.fakat anne daha önce diyabet hastasıysa bebeğe bazı etkileri olabilir.
Anne karnında tedavi edilmeyen veya kontrolsüz hamileliklerde ,gebelik diyabet bebeğe zara verebilir.Gebelik diyabet olduğun zaman,pankreasını daha uzun çalışarak çok daha fazla insülün üretir ama insülün sizin kanınızdaki glukoz miktarını düşürmez.İnsilünün bebeğe geçmemesine rağmen
,glukoz ve besin değeri yüksek maddeler bebeğe geçer.Glukoz plasetadan geçerek bebeğe geçer ve
bebekte glukoz seviyesini yükseltir buda bebeğin pankreasının, glukoz seviyesini düşürmek için daha fazla insilün salgılamasına sepep olur buda bebeğe gerektiğinden daha fazla enerji verir ve bu enerji de bebeğe kilo olarak yansır.
Bebeklerde şişmanlık ise bebekte yüz proplemlerine,doğum sırasın bebeğinin omuzlarının zarar görmesine,solunum hastalıklarına ve obezite riskinin artmasına sepep olur
18 Mart 2010 Perşembe
Kahverengi Pirinç diyabete yakalanma riskini düşürüyor
Düzenli olarak kahverengi pirinç tüketenlerin diyabet 2 yakalanma riski daha düşük olduğu gözlemlendi.200.000 katılımıcı üzerinde yapılan bir araştırmada.Araştırmacılar bu 200.000 kişinin 2 yıldan 4 yıla kadar olan yiyecek tüketimini belirledi ve başlangıçta bu hastaların hiçbiri diyabet hastası değildi.Bu araştırma sonunda 10.500 kişide diyabet 2 görüldü.
ilk başta beyaz pirinç üzerine yapılan araştırmada, haftada 5 veya daha fazla porsiyon tüketenlerin ,
ayda bir veya daha az porsiyon tüketenlere göre diyabet riski %17 daha fazla çıktı
Kahverengi pirinçte ise, haftada 2 veya daha fazla porsiyon kahverengi pirinç tüketenlerin ,ayda bir veya daha az tüketenler göre diyabet 2 yakalanma riski %11 daha düşük çıktı
Araştırmacılar günde 50 gram kahverengi pirinç tüketiminin diyabet 2 riskini %16 oranında düşürdüğünü belirlediler.
Etiketler:
diyabet riskini düşürme,
diyabet riskleri,
kahverengi pirinç
Hazır gıdalar diyabete ve kalp rahatsızlığına sepep oluyor

Harward Üniversitesinde yapılan araştırmaya göre hazır gıdaları tüketmek, kalp hastalığı ve diyabete yakalanma riskini artırıyor.
bir veya iki porsiyon sosis,sucuk yada hazır gıdaları tüketmek:Diyabete yakalanma riskini %19 ,kalp riskini ise %42 oranında artırıyor.Fakat haftada bir kere böyle beslenmek fazla bir risk oluşturmasada ,hazır gıdaların yanında verilen tuz veya koruyucu madde içeren gıdalar şişmanlık faktöründen daha büyük bir risk oluşturuyor
17 Mart 2010 Çarşamba
Eklem iltihabı ilacı diyabete umut oldu
Yapılan çalışmalar salsalte ilacının diyabet 2 önlemede faydalı olabliceğini gösterdi.40 yıldan fazla bir zamandan beri kulllanılan salsalte bir çeşit iltihab önleyici ve kimsayal olarak aspirine benziyor
salsalate de karın ile ilgili proplemelerle karşılaşma ve kanama riski daha düşük.Yaşları 45 ile 65 arası 108 kontrolsüz diyabet hastası olan yetişkinlerde yapılan araştırmada.ilacı alanların kanlarında glukoz miktarının yükseldiği gözlemlendi.
Bazı araştırmacıların büyük bir umud olacağını söylemesine rağmen,ileriki araştırmlarda ilacın potansiyel yan etkileri çıkabilir böbrek yetmezliği riski gibi
Araştırma Uluslar arası sağlık enstitüsü tarafından yapılmış
16 Mart 2010 Salı
İyi uyku için öneriler
- yatmadan önce rahatltıcı şeyler yapın
- yatmadan 6 saat önce alkolden kafeinden ve uyarıcı şeylerden kaçının
- düzenli egzeriz yapın ama tam uyuyacakken yapmayın
- yattığınız zaman uyuyamıyorsanız bir diğer odaya geçin ve uykunuz gelinceye kadar kitap okuyun
- Uyuyacağınız oda iyi bir sıcaklığa ve havaya sahip olsun
- Her gün aynı saatte kalkmaya özen gösterin
- Yatağa yattığınızda kafanıza takılan şeyleri bir kenara bırakın
Diyabet Hastalarında uyku bozuklukları

Uyku apnesi genellikle aşırı kilolu diyabet 2 hastalarında gözlemleniyor , uykuda düzensizliğe sepep oluyor.Bir diğeri ise insomnia ,bu çeşit ise uzun süre uykusuzluk durumu genellikle depresyon ve sıkıntı durumunda ortaya çıkar
Gerçi insomnia uyku apnesi gibi diyabetle bir ilişkisi yok.En azında biz öyle biliyoruz
son yapılan araştırmalar ise insomnia nın yüksek tansiyonla bağlantılı olduğunu ortaya koydu.
Hiç horlamanıza uyandığınız oldu mu?
Yüksek sesle horlama sizde uyku apnesi proplemi olduğunu bir göstergesi olabilir.Her ne kadar aile bireyleriniz sizinle dalga geçsede.Uyku apnesi ciddi bir hastalık.Tedavisi olmayan Uyku apnesi yüksek tansiyoa ,kalp krizine yada diyabete neden olabilir.
Herkesin bu rahatsızlığa yakalanabilmesi ihtimaline karşın aşağıdakiler risk grubunu oluşturuyor
- erkek olma
- sigara
- obezite
Etiketler:
diyabet hastalarında uyku,
uyku apnesi,
uyku bozuklukları
Genetik Değişim Diyabete Etkisi

Amerikalı araştırmacıların son yaptıkları araştırmaya göre gentik mutasyonlar diyabet 2 ye neden olabiliyor
Duke üniversitesi tarafından yapılan araştırmada Genetik mustasyon ankyrin b adlı molekülü devreye sokarak vucudun kokuya ve tada tepki vermesini sağlıyır
Bu insülin salgılanmasını devreye sokuyor.Ankyriin b ise vucudun insülün salgılaması için gerekli bir molekül.Şu anda bu mutasyon beyaz isponyallarda görülüyor.
Araştırma journal Science Signaling yayınlandı
15 Mart 2010 Pazartesi
Fast Food fiyatlarının artması diyabeti riskini düşürebilir
North Carolina üniversitesinin yaptığı bir araştırmaya göre fast food fiyatlarına yapılan 10 cent lik bir zammın insanların sodadan aldığı kaloriyi %7.1 orandında ,pizzdanan aldığı kaloriyi de % 11.5 oranında düşürdüğü gözlemmiş
böylelikle daha az kilo alımını ve diyabet riskini düşürmüş oluyor
böylelikle daha az kilo alımını ve diyabet riskini düşürmüş oluyor
Diyabet Nedenleri
Günümüzde hala tam olarak diyabete neyin sepeb olduğu bilinmiyor.Ancak son yapılan araştırmalar bir kaç ufak gerçeği gün yüzüne çıkardı
diyabet genellikle ailede varsa genetik olarak ortaya çıkması yüksek bir hastalık .Bilim adamları aile tarihinde bir diyabet hastası varsa ona yakın akrabaların risk grubunda olduğuna inanıyorlar
Yaşlılıkta ise şeker hastalığı gelişebilir, düşen fiziksel aktivite yada psikolojik olarak diyabete sepep olabilir aslında bu sepepler teknik olarak diyabete sepep olmuyor ama bir ihtimal diyabetin ortaya çıkmasında rol oynayabilir.
diyabet genellikle ailede varsa genetik olarak ortaya çıkması yüksek bir hastalık .Bilim adamları aile tarihinde bir diyabet hastası varsa ona yakın akrabaların risk grubunda olduğuna inanıyorlar
Yaşlılıkta ise şeker hastalığı gelişebilir, düşen fiziksel aktivite yada psikolojik olarak diyabete sepep olabilir aslında bu sepepler teknik olarak diyabete sepep olmuyor ama bir ihtimal diyabetin ortaya çıkmasında rol oynayabilir.
Diyabete iyi gelen şifalı bitkiler

Kara Hindiba ve çeviz yaprağı ile kaynatılıp içilirse kan şekerini düşürmeye yardımcı olur
Yaban hindiba kökü ve zeytin yağı kaynatılıp içilirse kan şekerini düşürmeye yardımcı olur
ayrıca
Lahana,turp ,domates,tere,marul gibi sebzelerin şeker düşürücü özelliği vardır.
Diyabet nasıl tedavi edilir

Diyabet tedavisinde amaç kan şekeri dengesini sağlamaktır.Bu dengeyi sağlamak için yapabilecğiniz şeyler
Sağlıklı beslenme:
Aşırı karbonhidratla beslenirseniz vucud ihtiyacından fazla şeker alacağı için
kandaki kan şekeri seviyesi yükselir.Bu yüzden diyabet tedavisinden bireye özgü bir diyet programı verilmesi gerekir.
Egzersiz:
Egzersiz yapmak insanda glikozun kullanılmasını ve kan şekerinin kontorl edilmesini sağlar ayrıca kilo verdirerek sişman diyabet 2 hastlarının kilo vermesini sağlar
İlaç:
Diyabet 1 hastaları dışardan insülün almak zorundadır.İnsülün kan şekerini ayarlayan hormonlardan bitanesidir.
Diyabeti önlemek:
Diyabette egzersiz ve tedavilerin hastaya yararı olduğunu biliyoruz.Yanlız önemli olan diyabetin ortaya çıkmadan önlenmesidir.Sağlık beslenilme,düzenli egzersiz ile diyabet görülme sıklığı %58 azaltılabilir.
14 Mart 2010 Pazar
Diyabetin Belirtileri

Diyabet sıklıkla erken teşhis edilemiyor sepebi ise diyabetin belirtilerin zararsız olarak görülmesi ve çoğu insan tarafından önemsenmemesi Son yapılan araştırmalar gösteriyor ki erken teşhis diyabetin
etkilerinin değişmesine ve azaltılmasına büyük katkı sağlıyor
Diyabet 1 Belirtileri
Sık sık tuvalete çıkma
Suzuzluk
Aşırı açlık
Diaybet 2 Belirtileri
Diyabet 1 herhangi bir belirtisi
Bulanık görüş
kesiklerin ve yaraların yavaş iyileşmesi
sık görülen enfeksiyonlar
tekrarlayan deri,dişeti ve mesane enfeksiyonları
diyabet 2 çoğu kez herhangi bir belirti göstermez.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)